Berlin European Film Market’te gösterildikten sonra Cannes Film Market’te de gösterilen; Türkiye’de daha önce 39. İstanbul Film Festivali ve 56. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde izleyici karşısına çıkan, Faysal Soysal imzalı Türkiye – İran ortak yapımı ‘Ceviz Aağacı’, 27. Adana Altın Koza Film Festivali’nde beyazperdedeki yerini aldı. Yönetmenin ikinci uzun metraj filmi olan eser, içinde barındırdığı derin psikolojik analizlerin ışığında sinemadaki alanını çok farklı belirlemiş.
Filmde ceviz ağacı metaforu üzerinden bir taşra hikayesine uzanıyoruz. Hayati adlı karakterin kendi iç dünyasında babasıyla yaşadığı duygusal travma, filmin son karesine kadar uzanan bir yolculuğu resmediyor. Çekilen resmin kalitesini edebiyatın farklı parçalarının filmin içine serpiştirilmesiyle alakalı olduğunu söyleyebiliriz. Edebiyat öğretmeni Hayati’nin resim öğretmeni karısıyla olan problemleri, geçmişten gelen karanlık bir izin karakterin peşini bırakmaması ve taşra insanının ikircikli çirkin yüzü filmin ana hatları olarak belirleniyor. Çocukken yaşanılan bir görüntü Hayati’ nin omuzlarındaki en büyük yük. Öyle ki, bu yükün altından kalkmak için içsel mücadele veren Hayati, belli bir süre sonra tüm benliğini kaybedip tamamen içine kapanmayı tercih ediyor. Fakat o, içine kapasan da, beynindeki ve ruhundaki problemler her gittiği yere onunla beraber geliyor.
Kitapları kendisine çıkış yapmaya çalışan adamın hikayesini yazan ve yöneten Faysal Soysal, Anadolu coğrafyasındaki taşra hayatının sosyal dinamiklerine kadar uzanmış. Ortada abartıdan uzak, tamamen Türkiye’ nin sosyo kültürel yapısını tüm çıplaklığıyla ortaya koyan bir eser var. Yaprak adlı kadın karakterin Hayati’ nin yaşamında bıraktığı derin izler bir kenarda dursun, 1970’li yılların geçmiş siyasi olaylarından mı yoksa namus kavramında mı geldiği belirsiz bir intiharın çocukluk travması oluşturması ve filmde Hayati’ nin tüm belirsizliklerinin bu çatışma üzerinden oluşturulması konudaki katharsisi meydana getirmiş. Soysal filmin dinamiklerini öylesine derinlemesine analizle çözümlüyor ki, başrolde oynayan Serdar Orçin’ in mükemmel oyunculuk yeteneği bu sayede apaçık ortaya çıkıyor. Hayati üzerinden sürekli bir yansıtma yapan yönetmen, insanın kendi içsel yolculuğunda sorunlarıyla yüzleşmek yerine, sürekli karşısındaki insanın omuzlarına kendi sorunlarını yükleme alışkanlığını etkileyici karelerle yansıtıyor. Burada ‘kadın cinayeti’, ‘kadına karşı şiddet’ durumları eleştirilirken, bir kadının kendi egosunu tatmin etmek için evlendiği adamı yarı yolda bırakması da eleştirilmiş. Her ne yaşanırsa yaşansın, insanların birbirlerine psikolojik şiddet uygulaması filmin tüm bölümlerinde beynimize kazınıyor. Filmde taşra insanının hayata, ilişkilere, sosyal dünyaya bakış açısının cesurca gösterildiğini de eklemek lazım.
Ceviz ağacı filmde metafor olarak karşımızda. Hayati’ nin çocukluğunu resmeden ağacın kesilip kesilmemesi ya da bir başka deyişle hayatta kalıp kalmaması çocukken yaşanılan olayla yüzleşmekle alakalı. Özellikle bir sahne var ki, yönetmen insanı o sahnede insanı tam olarak kalbinden vuruyor. Çocukluğun kilit noktasının gösterildiği sahnede, Hayati’ nin küçükken yaşadığı kötü olayla birleşimi insanı derinden yaralıyor. Serdar Orçin’ in (Hayati) karakter yaratmadaki yeteneğini filmin ilk sahnesinden son sahnesine kadar hayranlıkla izliyoruz. Oyuncu, Ceviz Ağacı filminin psikolojik olarak anlatmak istediğini tam on ikiden vurarak seyircinin belleğine kazınan rol analizi gerçekleştirmiş. Sezin Akbaşoğulları’ nın Yaprak karakterindeki psikolojik görüntüsü olmamış. Film boyunca tek bir mimik bile yapmadan, sadece sinirle oradan oraya savrulan bir kadını göstermek son derece yanlış bir bakış açısı.
Payam Azadi’ nin harikulade müzikleriyle birlikte Göynük’ ün insanı kendisine hayran bırakan görüntülerine şahit olmak, yönetmenin ince zekasının bir ürünü. Tabi ki burada Görüntü Yönetmeni Vedat Özdemir’ in filme işlediği bakış açısı var. İnsan konudaki her bölümde filmdeki sinematografiye aşık oluyor. Faysal Soysal’ ın Ceviz Ağacı bir solukta izlediğim son dönemin en iyi psikolojik filmlerinden diyebilirim!
CEVİZ AĞACI (2020): “Faysal Soysal’ ın Muhteşem Psikolojik Eseri!” / YAŞAM KAYA